Kar meditasyonu

İçin mi sıkıldı? Beyaz örtü, her şeyi bir anlığına nasıl da dondurdu. Dışarıda derin bir sessizlik hüküm sürerken, içimizdeki sıkıntılar duyulur oldu, gürültü artık içerden gelmeye başladı. Nasıl yani? Ne yapacağım? diyorsan. Kendini hemen bırakma, enseyi karartma. Sıkıntının gürültüsünde de kendine sahip çıkabilirsin. Yalnızsan bile, dışarıda sana ilham verebilecek bir doğa var. Bir adım uzaklaş içinden, camdan dışarıya doğru.

Neler oluyor dışarıda bir bak. Sana neler gösteriyor? Doğa, kendi telaşını unutmuş görünüyor. Rüzgarın uğultusuyla derin derin nefesler aldığını duyuyoruz. Her şey beyaz bir örtüyle kaplanıyor. Duyabiliyor musun? Hayatın karmaşası susuyor, her şey yavaşlıyor, hatta duruyor. Durmaktan bihaber dediğimiz şehir bile duruyor. Bırak, senin için de dursun. Her şey olduğu gibi burada, karın altında bekliyor yalnızca. Sen de bekleyebilirsin tıpkı her şey gibi. Sessizliğin kendi sesine kulak verebilirsin.

Evet burası biraz zorlayıcı olabilir. Hatırla, geçmişte her zorlayıcı şey nasıl da bir dönüşümün kapısını aralamıştı. Evlerin, sokakların üzerine düşen tanelere bak. Kar, her şeyi yavaşça sararken, kalbinin derinliklerindeki sıkıntının yarattığı çalkantıları da usulca sarmasına izin ver. Kar tanelerinin, içindeki fazlalıkların, karmaşanın, iz bırakan hatıraların ve sıkıntının üzerini örttüğünü hayal et. Bırak kar, her şeyi sararak sessizliğe bürüsün. Anda kalmaya çalış. Gökyüzünden süzülen tanelere odaklan. Ne yaptıklarına bak. Binlercesi süzülüyor. Tam birini takip ediyorsun. Gözden kayboluyor. Biraz dayan. Kaçmaya çalışan içini yakala. Durduğunda, her şey değişmeye başlayacak. Durmak seni dönüştürecek. Sürece izin ver, çünkü yenilenmek için, durmaya ihtiyaç var.

Previous
Previous

Karda açan çiçekler